top of page

Kuşak Denklemi: X ve Y’den Farklı Olan Z’yi Her Şeyiyle Anlamak

Zaman hızla akıyor, dünün yeni doğanlarının iş dünyasında yerini alması birçok şeyi temelinden değiştirmeye başladı. Bireylerin doğdukları senelere göre ayrıştığı “kuşak” kavramı hiçbirimize yabancı değil. Kavram yabancı olmasa da kuşakların birbirlerine yabancı olduğu yadsınamaz bir gerçek.

Bir düşünün; günümüz şartlarında Türkiye’de aynı evi paylaşan bir ailede 3 kuşak bir arada bulunabilmekte; X, Y ve Z. X kuşağından ebeveynler; Y ve Z kuşağından çocuklar aynı evde birbirlerini anlamakta zorluk yaşayabiliyor. Örneğin; Y kuşağı olan büyük çocuk ile Z kuşağında olan küçük çocuğun hayata bakış açısında bile uçurumlar olabiliyor. Bu nedenle önce kuşakları tanıtıp, sonrasında Z kuşağını iyice irdelemek daha doğru olacaktır diye düşünüyorum.





Nedir Bu X, Y, Z?


Durmadan X, Y, Z söylemlerini duymak, görmek bir matematik denkleminde bilinmeyenleri çözmeye çalışıyor gibi durmuyor mu sizce de? Elimizde birkaç veri ile anlamaya ve çözmeye çalışıyoruz. Kim X, kim Z diye kafamız karışıyor durmadan.



Önceliğimiz tabii ki evde, yaşamda tecrübeleri ile diğer kuşakların önüne geçmiş olan X kuşağı. 1965-1979 senelerinde dünyaya gözlerini açmış olan kuşağı “X kuşağı” olarak tanımlıyoruz. Düşününce doğdukları zamanlarda dünyanın öncelikleri çok daha farklıydı. Birçok savaşı ardında bırakmış, kendini yenileyen dünyada fikirler öncelikliydi. Barışçıl, mutlu, özgür olmak isteyen düşünceler kadar savaş yanlısı, diktatör, baskıcı düşüncelerin de kendine yer bulduğu senelerde doğdu ve büyüdü bu kuşak. Türkiye açısından ise toplum düzeninin değiştiği, yeni teknolojilerin ve düşünce yapısının ülkeye giriş yaptığı, ekonominin, sosyokültürel değişimlerin yaşandığı ve bir o kadar tüm bu değişimlere direnen, adapte olmaya çalışılan bir dönemde doğmuşların nesli diyebiliriz X Kuşağına.


  • İş dünyasında X Kuşağı;

Sadık, otoriteye saygı duyan, kurallara uyumlu, sabırlı gibi sıfatları bu kuşak için kullanabiliriz. Genelde para kazanmak için çalışan bu kuşak işini sevmese de parası nedeni ile işe devam etmeye eğilimliler. Gözlerini kapatır, vazifelerini yaparlar dersek haksızlık etmeyiz. İş, özel hayat gibi konularda kendi problemlerini çözmekte gayet ustalaşmışlardır. Özellikle bilgisayar kullanarak işlerini yapar, bitirir ve kapatırlar. Genelde onlar için bilgisayar kullanımı bununla sınırlıdır. Başkalarının sorunlarını çözmek için çabalarlar, ancak otoriteye olan saygılarından dolayı otorite olmayı da severler. Lider olmaktan çok, yönetici olma odaklı çalışmışlardır. Tabii ki 2019 yılında tamamen bu kalıplara bağlı yaşamasalar da eğilimleri bu yöndedir.



  • Satın Alma Tercihleriyle X Kuşağı;

Sadık, istikrarlı ve bilgisayarı iş için kullandıkları söylenen X kuşağı; giderek dijitalleşmeye ayak uydurmaya çalışıyor. Genelde arada kalmışların nesli olarak adlandırılan X kuşağı için, teknolojiye adapte olmakta sorun çektikleri söylenir. Bu nedenle X kuşağı adapte olmaya çalışsa da internet üzerinden bir ürün almayı sevmiyor. Mağaza dolaşmak, parasını ödediği şeye anında sahip olmak onlar için önemli. Ekonomik krizler yaşamış, para kazanma odaklı çalışan bu nesil için indirim ve indirim kodları oldukça kıymetli.



1980’den sonra 1995, 1999 gibi senelerle bittiği söylenen, net zaman konusunda anlaşmaya varılamamış hem X hem de Z kuşağına alışkın bir nesil Y kuşağı. X kuşağındakilerin kardeşi, evladı, çalışanı gibi sıfatlara sahiptirler. Böylelikle o kuşağı iyi tanırlar. Z kuşağındakilerin ise abisi, ablası, belki ebeveyni, direktörü olarak karşımıza çıkıyorlar. Gerçekten “arada kalmışlar” tanımı bence tam onlar için. Ve daha da iyisi iki diğer iki kuşağın da her şeyi olabiliyorlar. Peki, işte ve alışverişte nasıllar?

  • İş Hayatında Y Kuşağı;

Hiyerarşiyi seven, bir o kadar da hiyerarşinin tepesinde olmak isteyen yani kendi işinin sahibi olmak isteyen bir nesil Y Kuşağı. Hem televizyonun doruk noktası olan çok kanallı dönemlere doğmuştur, hem de internetle tanışıp büyüme fırsatı bulmuştur. Bu nedenle; teknolojiye adapte olmaktan çok, hemen anlayıp kullanan taraftadır. Bir büyük nesli gibi sabırlı ve otoriteye bağlı değillerdir. Gerçekten sabırsızlar, sık sık iş değiştirebilirler. Para için değil, yaşam için çalışırlar. Eğer iş ortamında onlara huzur ve mutluluk, iyi yaşam şartları sağlamıyorsanız sizinle devam etmezler. Enerjik, eğitimi seven, yeni şeyleri öğrenmeye hevesli ve çok rekabetçiler. Kendilerini ispat etmek, en iyi işi yapmak onlar için gerçekten önemlidir. Özgüvenleri yüksektir ve kararlı bir yapıya sahiptirler. İş görüşmelerini sanal ortamdan da yaparlar, yüz yüze görüşmeleri de benimsemiştirler. Yani biraz X, biraz Z eşittir Y Kuşağı alışkanlıkları!



  • Satın Alma Tercihleri ile Y Kuşağı;

Ertelemeyi seven, teknolojiyi bilen, sofistike zevklere sahip olan- ya da öyle olduğu iddia edilen- geleneksel pazarlama taktilerine bağışıklık kazanmışlardır. Genelde evde tutulma baskısı yaşamamış, özellikle ergenliklerinde kendi istekleriyle evlerinde kalmış bir nesilden bahsediyoruz. Almak istedikleri ürünleri kıyaslamayı, fiyat performans olarak değerlendirmeyi severler. Ben merkezli ve rahat yaşamı seven, biraz gösterişçi diyebileceğimiz bir nesildir. Bu nedenle alışverişlerinde; yorumları okuyan, görünüşe önem veren, yemeğe gideceği herhangi bir yerin Instagram, Twitter gibi tüm hesaplarını inceleyen bireylerdir. Anlaşılması biraz zor bir nesildir; modern dokunuşları çok sevseler de nostalji adı altında yeniden piyasaya sürülen şeyleri almayı da çok severler. İki kuşak arasında, her anlamıyla tam olarak köprü kuşaktırlar. Dünyaya birçok şey katmış, sosyal değerleri öne çıkaran bu nesil geleneksel pazarlamayı da eskide bırakmaya sebep olan nesildir. Online alışveriş yaparlar, ancak mağazacılık kültüründen de vazgeçmiyorlar. Küçük bir tüyo verelim; dedik ya modern ürünleri sevseler de nostaljik ürünleri de çok fazla tercih ediyorlar. Yani hedef kitleniz Y Kuşağı ise mottonuz “Good Old Days” olabilir.



Gelelim bu kuşakların en miniği ancak bir o kadar da kendine has olanına; Z Kuşağı!

Teknolojiye adapte olmak, öğrenmek, anlamak gibi kavramlara uzak bu nesil. Neredeyse doğar doğmaz teknolojik aletleri kullanıyorlar! Milenyum çocukları olarak adlandırılan, 2000’den sonra hayata gözlerini açan bu nesil artık hayatın tam içinde. En büyüklerinde üniversite okuyanlar bitirmek üzere, çoğu iş hayatında öyle ya da böyle aktif. Ve birçok kalıbı yıkmaya da niyetliler. Kuşak çatışmasının en çok yaşandığı kuşata onlar. Abileri, ablaları, anneleri, babaları ya da diğer tüm X ve Y kuşağı insanlarının yaptıklarını doğru bulmuyorlar. Yani önceki iki neslin hiçbir şeyini doğru kabul etmiyorlar ve kendi dünyalarını inşa ediyorlar diyebiliriz. Keza bu nedenlerle, X ve Y kuşağı da onları çok anlamlandıramıyor. Herkesin evinde bir kuşak çatışması, ebeveyn çocuk kavgası yaşanıyor. Sebebi de bu kuşak farklılığı açıklanabilir. Peki, diğerlerinden farklı olan bu Z Kuşağı iş hayatında ne ister, neye göre satın alır?

  • İş Hayatının Taze Nesli Z Kuşağı, İş Hayatında Nasıl?

Sokakta koşturmamış, teknolojinin çocukları olan Z kuşağı iş görüşmelerini de bu kanal aracılığı ile yapmayı tercih ediyor. Hayatlarının her anını sosyal medyada paylaşıyor demekten çok, zaten hayatlarını bu mecralarda yaşıyorlar diyebiliriz. Z kuşağının dikkat süresi oldukça kısa olsa da birden fazla işi yapabilme becerisi yüksektir. Bir yandan bir konuyu merak edip araştırıp, okuyup, onun hakkında konuşabilirler. Eğitimi pek sevmezler, çünkü şu an ki sistemi ilgi çekici buldukları söylenemez. Öğrenme şekilleri farklıdır. Komplekssiz, ne söylemek ve yapmak istiyorsa yapan bir nesildir. Çabuk sıkılırlar, durmadan yenilik isterler bu nedenle tam anlamıyla uzmanlık gerektiren meslekler yapamayacakları söylenir. Yabancı dile aşinadırlar ve çoğunluğu bir yabancı dil bilmektedir. Hırslı ve azimli değillerdir. Diğer yandan, yaratıcılığı en yüksek nesil olarak betimlenirler. Disiplin ve otoriteyi hiç sevmeyen bu nesil esnek çalışma saatleri, rahat kıyafetleri ve freelance çalışabilecekleri işleri tercih etmekteler. Evde pijamaları ile otururken iş yapmak 🤳



  • Artık Hedef Kitle Onlar: Satın Alma Tercihleriyle Z Kuşağı;

Z Kuşağı toplumdaki farklılıkları en çok kabullenen kuşak. Onlar için etnik kökenler, cinsel yönelimler oldukça normal ve bu gökkuşağının her rengini seviyorlar. Tek tipleşme onlara göre değil, bu nedenle tek tür reklamlardan etkilenmeyen bir nesil. Reklam farklılaşmalı ve birçok şey sunmalı. Z kuşağının satın alma tercihi olmak için yaklaşık 8 saniyeniz falan var diyebiliriz. Onlar için mağazacılık, gidip bir şeyi satın alma çok da mantıklı gelmiyor. İnternet üzerinden alışveriş yapmak onların doğasında var. E-Ticaret yapmayan bir markaysanız, Z kuşağı yani yeni asıl hedef kitle sizden alışveriş yapmayacaktır. Hayatları sosyal medya olan bu kuşağın, Instagram profilleri, orada giydikleri, yaptıkları çok kıymetlidir. Onlarla etkileşim halinde olan, doğru kişilerin kullandığı markalar daima kazanacak diyebiliriz.




İçeriğin üreticisi olarak birkaç görüşümü sonda eklemek istedim;


21 yaşında ne tam Y ne de Z kuşağı sayılan bir birey şeklinde kendimi konumlandırdığımdan birden fazla kuşağın bakış açısına sahip olabilir, yaptığını yapabiliriz diye de düşünüyorum. Ailemiz, büyütülme şeklimiz, yaşam standartlarımız, hayatta hepimizin eşit olmayışı, yaşadığımız coğrafya gibi faktörler, farklılıkları belirlediği gibi, bu kuşakların yapısını da harmanlayabiliyor.


Elbette X, Y ya da Z kuşağında var olan bireyler birbirinin aynısı olmuyor. Hepimizin farklı hikayesi, farklı serüvenleri var. Ancak, bireyler olarak kitleleri oluşturduğumuz ve ortak hikayeler ortaya koyduğumuz düşünülürse kategorize edilmemizde sorun yok diyebiliriz. Ve bu gerçeği artık küçük kitleler olarak değil, tüm dünyayı içine katarak rahatlıkla yapabiliyoruz.


Marshall McLuhan’ın “Global Village” olarak bahsettiği ve üzerine çalışmalar yaptığı gerçekliği bugün hepimiz kabul ediyoruz. Dünya deyim yerinde ise bir köy, kırsal, küçük bir alan ve biz hepimiz birbirimizle iletişim kurabiliyoruz. Aynı olaylara tepkiler veriyor, benzer şekillerde tepkimizi koyabiliyoruz. Bu nedenle, kuşaklara ve onların ayrılmasına, her kuşağın dünyanın her yerinde gitgide benzer şekillerde yaşamaya başlamasına inanıyorum.


Okuduğunuz için teşekkürler! 😊



Yasemin Akan

Dijital Pazarlama ve İletişim Asistanı

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page